Radyo, nesillerden beri süregelen bir kültürü tanımlıyor. Uzun yıllardan bu yana gerek müzik dinlemek, gerekse eğlenceli radyo programlarını takip etmek için kullanılan radyo, teknolojinin gelişmesiyle de zamanla yapımlar açısından çeşitlilik kazandı. Günümüzde ise akıllı telefonların yaygınlaşması ile birlikte bilgiye ulaşmak daha kolayken eğlence için sunulan seçenekler de çoğaldı. Bu yüzden eskiden beri televizyondan bile önem taşıyan radyo şimdilerde ise çoğunlukla arabada yolculuk esnasında tercih ediliyor. 2006 yılında İzmir Trt’de (Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu) Radyo Programcılığına başlayan ve halen radyo programı yapmaya devam eden Uğur Saatçi, radyo yayıncılığı hakkında G i T M E D Y A ’ya özel açıklamalarda bulundu.
Radyonun en eski kitle iletişim araçlarından biri olduğunu vurgulayan Saatçi, meslek hayatına atılmadan önce iletişim sektörünü niçin tercih ettiğini anlattı. Saatçi, “Günümüzde önlenemez bir hızla artan haber olanaklarının oluşturduğu bir enformasyon ağının içerisinde yaşıyoruz. Bu yapı içerisinde özenle ve kurallara uygun şekilde yürütülen medya faaliyetleri insanların doğru habere ulaşmalarına çok önemli bir amaca hizmet ediyor. Bu nedenle doğru ve kurallara uygun bir medya içerisinde yer almayı görev bildim” dedi.
Radyonun günümüzde fazla tercih edilmemesine ve dinleyenlerinin de zamanla azalmaya devam ettiğine dikkat çeken Saatçi, “İnsanların internet üzerinden istedikleri içeriğe kolayca ulaşabilmeleri radyonun önemini bir miktar azalttı. Program takip eden insan sayısı çok azaldı. Radyo genellikle trafikte dinlenen bir yayın aracına dönüştü” dedi. Radyonun Türkiye’de geçirdiği dönüşümünü değerlendiren Saatçi, gençlerin internet ile yakından ilgilenmesine rağmen yapılan medya araştırmalarında genç nüfusun yeni ve farklı içerikler olması kaydıyla zaman zaman radyoya da ilgi gösterdiklerini söyledi. Toplumun sürekli dönüşüm içinde olduğunu vurgulayan Saatçi, bu durumun zamanla radyo yapımlarını da etkileyebileceğine dikkat çekti.
İletişim alanında yüksek öğrenim gören öğrencilere tavsiyelerde bulunan Saatçi, “Gençler içinde yaşadıkları toplumu ve dünyayı iyi tanımalı, bitmek bilmeyen bir azimle de öğrenmeye devam etmeliler” diyerek sürekli kendilerini hem teknik hem de teorik yönden geliştirmeleri gerektiğinin hatta öğrenim gördükleri üniversitelerde uygulama fırsatı buldukları takdirde uygulama yapmalarının faydalı olacağına dikkat çekti.
Türkiye’de radyo yayıncılığını eski ve günümüz radyo yayıncılığı açısından karşılaştıran Saatçi, “Eskiden radyo programlarının saatleri evde beklenir, dinlenirdi şimdi ise bu azalmış durumda insanlar artık telefon uygulamaları üzerinden konsept radyolara yöneliyorlar, bu radyolar müzik tercihlerine göre şekilleniyor” diyerek radyoya olan önemin gün geçtikçe azaldığına vurgu yaptı.
Haber - Fotoğraf: Bertan BOZYİĞİT